üniversitede ödev verilmesi

üstüne üstlük ödevi yapmayanların dersten atılması akla mantığa sığmayacak şeydir. ödev dediğin kendini geliştirme yetisine henüz sahip olmayan insanlara verilir.

bize lisede de vermiyolardı. üniversite de vermiyolar. böyle devam eder inş

14 senelik eğitim hayatımın son iki senesi bu ödevler yüzünden cehenneme döndü zalimler hunharca ödev veriyorlar ben bu kadar ne lise de yaptım ne ilkokul da çok üzülüyorum bakın işte böyle içimi dökmek istedim. (bkz: ben yoruldum hayat gelme üstüme)

lisede ödev denilen şey üniversitede proje adı altında nice gencin hayatını kararttığı gibi benim de gençliğimi kararttı.lanetli bir şey.

li̇se 5

derste soru sorup artı eksi veren hocalar bile tanıyorum ödev vermek nedir ki

ben ilk dönem boyunca yaptığım ödevi 12 yolda yapmadım insaf edin biraz

kardeşim ilkokul mu okuyorsunuz, üniversite mi? :d

yüzde elli etkileyen staj puanı, bakım planı saçmalığı adı altındaki ödevden verildiği için her hafta yapmak mecburiyetinde oluyorsun.

daha iyi ve kolay öğrenebilelim diye veriliyormuş belki benim öğrenme stilim bu değill

bir de vize haftasında veriyolar.. ölür müsün öldürür müsün ben nasıl yazayım sana 1 haftada 15 sayfalık makaleyi aq bilgisayara bakmaktan gözlerim alev aldı alev.

zorunlu olmadığı sürece sıkıntı çıkarmayan ödevlerdir. zorunlu olanları can yakar, örneğin yapılan ödevin direk vize sayılması gibi zorunlu ödevler hiç ama hiç hoş değildir

o yapması zorunlu olan ödevlerle 1.- 2. hatta 3. sınıfım zehir oldu. neyse ki üstesinden gelebildim. sevgili hocalarım sizlere de selamlar.

bölümümün en sevdiğim yanı ödev verilmemesi :)

sakarya gazetecilikte okurken milletvekili ile röportaj ödevi vermişti hoca. tam bütçe görüşmelerinin olduğu dönemdi yapamadım tabi ki. gaziye geldim her sene seminer var vallahi yeter be

mimarlık okuyorsanız kaçınılmaz olandır.

keşke bitmeseydi de bütün derslerden ödev yapsayydıım

üniversiteyi kazanmış her birey yetişkin olarak görüldüğünden dolayı özellikle ''şunu şunu ödev veriyorum, şurayı okuyun'' vb. şeyler direkt söylenmez. (bazı bölümlerin sürekli ödev yapmalarını hariç tutuyorum. bölümde gelişmek adına yapıldığını hepimiz biliyoruz.) -hocalar konu anlatırken bir şeyleri örnek verirler, sen o örneği araştırmıyorsan eğer üniversitede ödev verilmez dersin, -derse girmeden hazırlık yapmazsan üniversitede ödev verilmez dersin, -ders bitiminden sonra tekrar yapmazsan eğer üniversitede ödev verilmez dersin, -hocan herhangi bir yerde varolan bir projeden bahsediyorsa ve isterseniz bir bakarsınız diyorsa ve sen bakmıyorsan eğer üniversitede ödev verilmez dersin, . . . ayrıca ödev yok dediğiniz her an vize-final dönemleriniz sıkıntılı geçiyor. eğer bir şeyleri ödev olarak görürseniz vize final dönemleriniz o kadar rahat geçiyor. yani demem o ki üniversitede ödevler iyi ki veriliyor.

benim için, lise ödevlerinden daha eğlenceli, daha zor ve daha işe yarar olan ödevlerdir. hangi dersimin ödevini yapsam o konuyu daha iyi anlamış oluyorum.

Sıkıntı. Hangi kaynaktan yapsam, nasıl spesifik bir üslupla yazsam derken insanı yoruyor. Lisedeki gibi yüksek degil de düşük not vermeleri de cabası.

Bir tane cins hocamın verdiği yarrak kürek ödevler dışında çoğundan fayda gördüğümdür.

Mimarlık fakültesinde sıradan bir gün. Bayram seyran demeden basıyorlar ödevi. Bıktım artık ödevinden de kritiğinden de jürisinden de. Salın lan artık.

Bu ne her gün her gün ödev mi yapılır? :)